Risk bazen diğer kişilerin yapmaya cesaret edemediği şeyleri yapmak, bu yolda karşılaşabileceğimiz tehlikeleri ve engelleri göze almaktır. Bazen de bir amaç uğruna elimizde bulunan şeylerden, belki de hepsinden feragat edebilmektir. Burada önemli ve kendimize sormamız gereken soru şu: "Her şeyin bir riski var. Peki biz bu riski ne kadar göze alıyoruz?"
Eğer hedeflerimize, hayallerimize ulaşmak istiyorsak risk almak zorundayız. Risk almaktan kaçınırsak bu sefer de hayallerimizi riske atmış oluruz. Risk almadığımız sürece hedeflerimizin adım adım bizden uzaklaştığını görürüz.
İnsanların bir çoğu riski göze almaz ya da alamaz. Çünkü feda etmeleri gerekebilecek şeyleri düşünmek kendilerini güvensiz ve rahatsız hissetmelerine sebep olur.
Tam da bu noktada yaptığımız bir çok şeyde risk aldığımızı fark etmemiz gerekiyor. Mesela; güldüğümüzde aptal görünme riskini, ağladığımızda duygusal görünme riskini, bir yemeği ilk kez denediğimizde kötü yemek yeme riskini, iş görüşmelerinizdeki tavırlarınızla işe alınmama riskini, aşkımızı ilk açıkladığımızda istenmeme riskini almış oluyoruz.
Bu açıdan bakıldığında risk kelimesinin korkutuculuğu azalıyor, değil mi?
EN İYİYE GİDEN YOL, RİSKLERLE DOLUDUR...
Kaynak: Cemal Kondu, Herkes İçin NLP, 2010.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder